Pages

Subscribe:

4 Şubat 2013 Pazartesi

Başyayla İlçe Tanıtımı 27

Arıcılık
Henüz önemi tam anlaşılamamış da olsa birçok çiftçi ailesinin geçim kaynağı olan arıcılık İlçemizde önemli bir tarım koludur. Yaylaların rengârenk çiçeklerinden elde edilen balın lezzeti ülke genelinde pek çok yerde tanınmakta ve tercih edilmektedir. 20 yerli kovan ve 970 fenni kovan mevcudu olan ilçemiz arıcılığı oldukça önemli bir potansiyele sahiptir. Ancak arıcılığın istenen modern işletmecilik seviyesinde olmaması arıcılığın gelişmesini sınırlamaktadır.
BAŞYAYLA'DA ORGANİK TARIM (DEĞERLENDİRME)

Orta Torosların Güney yamaçlarında kurulu Karaman İlinin Güney kesiminde yer alan Başyayla İlçesi toplam 102.130 da alana sahiptir. İlçemizde bitkisel üretimin %66’sı tarla bitkilerinden, %32’si meyvecilikten %2’si sebzecilikten meydana gelmektedir. Tarla bitkileri ekiliş alanları toplam 10.560 da olup buğday, çavdar ve nohut üretimde ön plandadır.
Ürünler
Ekilen Alan (da)
Verim (kg/da)
Kaldırılan Ürün Miktarı (TON)
Buğday
3405
300
1021,5
Çavdar
635
300
190,5
Nohut
2350
110
259

2007 İstatistikî veriler
Tarla bitkileri ekiliş alanları İlçe merkezi haricinde genellikle meyve bahçeleri arasında yer almaktadır. İlçe merkezinde ise çavdar ve nohut öncelikli olmak üzere yaylalarda ekiliş yapılmaktadır. Meyve bahçelerine yakın alanlarda yapılan tarla tarımında nohut haricinde yer yer tarım ilacı kullanılmakta, gübre ise sadece hububat alanlarında 20-20-0 ve %33 Amonyum Nitrat şeklinde uygulanmaktadır. Yaylalarda ise nerdeyse hiç tarım ilacı kullanılmamakta, gübre sadece çavdarda 20-20-0 ve %33 Amonyum Nitrat şeklinde uygulanmaktadır. Yaylalarda buğday tarımı soğuğa dayanmadığı düşüncesiyle tercih edilmemektedir. Günümüzde yaylaların bazı kısımlarında sulama imkânı bulan üreticiler bu alanları kiraz bahçesi olarak değerlendirmeye gitmişlerdir. Yine tarım ilacı kullanımının çok az olduğu bu alanlarda organik tarım potansiyeli değerlendirilebilir.

Zararlılara kaşı kimyasal mücadele kolay ve kısa sürede sonuç veren bir yöntem gibi görülmekte ve fazla miktarda ilaç kullanılmaktadır. Fazla miktarda ilaçlama sonucu doğal denge bozulmakta, insan ve hayvan sağlığı olumsuz yönde etkilenmekte, çevre kirliliği meydana gelmektedir. Doğal dengenin faydalılar aleyhine bozulması, zararlıların populasyon yoğunluğunun artmasına paralel olarak zarar oranlarının artmasına da sebep olmaktadır. Günümüzde insan sağlığının, çevrenin ve biyolojik çeşitliliğin korunması ön plana çıkmıştır. Modern bir yaklaşımla, zararlı türlerin populasyon değişimlerinde rol oynayan tüm faktörlerin çevresiyle birlikte düşünülerek zararlı popülasyonların ekonomik zarar düzeylerinin altında tutulabilmesi için bütün teknik ve yöntemlerin uyum içerisinde kullanıldığı “Entegre mücadele programları” hazırlanmaktadır. İleriki aşamada ise üretimde kimyasal girdi kullanmadan, üretimden tüketime kadar her aşaması kontrollü ve sertifikalı tarımsal üretim biçimi olan “Organik Tarım” ön plana çıkmaktadır. Amacı; toprak ve su kaynakları ile havayı kirletmeden, çevre, bitki, hayvan ve insan sağlığını korumak olan Organik tarım İlçemiz yaylalarında ümit vermektedir.

İlçemiz çiftçileri organik tarım konusunda yeterli bilgiye sahip değillerdir. Arazilerin parçalı ve çok küçük oluşu, kiraz ve elma bahçelerinin iç içe geçmiş ve karışık oluşu nedeniyle tarım ilacı, gübre seçimi ve kullanımında sıkıntılar olmaktadır. Yaylalarda ise durum nispeten homojenlik göstermektedir. Bitki koruma açısından neredeyse sorunu olmayan yaylaların toprak yapısı, iklim ve ürün potansiyeli incelenerek organik tarım yapılabilirliği değerlendirilmelidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Sayfamızı Beğenmenizle
Mutluluk Duyarız